Bilimin Yozlaşmasına Ve Despotizme Dair

     Bilim sadece akademik zümreye ait değildir, herkes bilim yapabilir. Bilimsel konularda yorum yapabilmek için uzman olmaya gerek yoktur. Karşıt fikirler olmadan bilim ilerleyemez, ilerlese dahi tatmin edici seviyeye varamaz. Bu nedenle halkın da bilimsel araştırmalar yapmasına müsaade gösterilmelidir. Lakin teknokrat zihniyet halkın bilimle ilgilenmesinden hoşnut olmaz. Halkın cahil bir koyun sürüsü olduğu, onların mucit olmayacağını, bilime katkısı olamayacağını hatta onların bilime yarardan çok zarar vereceklerini savunur. Bu yüzden cahil halk bilimle ilgilenmemelidir. Bu, orta çağdaki "kilise tanrı ile ümmet arasındaki köprüdür, cahil halk din işlerinden anlamaz, onların kafası yetmez, dini hüküm verebilmek için rahip ve papaz olmak gereklidir." zihniyetiyle aynıdır. 


     Orta çağdaki skolastik zihniyet ile günümüzdeki teknokratik zihniyet aynıdır. İlkinde kilisenin söylediği her şeyin doğru olduğu, kiliseye mutlaka itaat edilmesi gerektiği, din adamlarının dışında hiç kimsenin dini konularda fikir belirtemeyeceği ve kiliseye karşı çıkanların aslında tanrıya karşı çıkmış olduğu savunuldu. Günümüzdeki teknokrat zihniyet bu zihniyetle benzerlik gösterir. Çünkü teknokratlar akademisyenlerin her dediğinin doğru olduğunu; akademisyenlere mutlak surette itaat edilmesi gerektiğini; akademisyenler hariç hiç kimsenin bilimsel, toplumsal, siyasal, ekonomik konularda yorum yapma hakkının olmadığını; akademisyenlere karşı çıkanların bilim karşıtı gericiler olduğunu savunuyorlar. Bu sebeple orta çağdaki kilise tapıcılığı ile günümüzdeki akademi tapıcılığı aynı yapıdadır. 


     Bilimsel alanlarda yorum yapma, tez üretme ve argüman üretmenin yalnızca akademik zümreye ait olması ve akademisyenler dışında kalan kişilerin bilimsel konularda yorum yapmasının "kanunen" kısıtlanması, bilimde tekelleşmeye ve bilimin politikaya alet olmasına sebep olur. Devlet halkın karşı çıktığı veya çıkması muhtemel olan politikalarını meşrulaştırmak amacıyla bilimi araç olarak kullanır. Her seferinde bilimsel ve belagatli bir dille halka otoriter politikalarını insanlık adına diyerekten yutturur. Halkın çoğunluğu belagatli dilden anlamayacağına göre halk bu politikalara razı olur. Bu, devletin gücünü arttırmasına ve despotlaşmasına sebebiyet verir. En nihayetinde karşımıza hantal ve aşırı büyük despot bir teknokrat devlet çıkar.


     Bu despot devletimiz bir çok politikasını uygularken normalde halkın bile umursamayacağı bilim insanlarını referans gösterir. Prestij ve itibar peşinde koşan bu bilim insanlarımız bilimsel araştırmalarını devletin politikalarına uyarlamaya çalışır. Despot devletimiz bu araştırmaları kaynak gösterir ve böylece ilerici (!) olduğunu iddia eden kesimi ikna eder. Geri kalan eğitimsiz kesimi sizin iyiliğiniz için yapıyoruz diyerek ikna eder. İtiraz eden kesimi de baskılayarak (çoğu zaman ilerici kesim bunu devletin yerine yapar) susturur. İşte despot devletin kendisi de budur.


     Peki buna karşı ne yapabiliriz? Bilimi halk tabanına yayarak tabiki. Peki bunu nasıl başaracağız? İlk önce Milli Eğitim Bakanlığı'nın ortadan kaldırılması veya en azında gücünün azaltılması ve müfredatı okulu açan kişilerin belirlediği bir liberal sistem getirmeliyiz. Birçok insan tabiki de bunu onaylamayacak. Ama Cicero'nun dediği gibi, çoğunluk bir şeye onay veya ret veriyorsa ondan kaçınacaksın. Çoğunluk hiçbir zaman yenilik ve inkılap getiremez. Toplumu her zaman topluma aykırı kişiler (ingilizcede outcast denir, en sevdiğim kelimedir bu arada) ilerletir. Ve takdir edersiniz ki, toplum bu insanlardan nefret eder. Nefretle kalmaz, öldürmeye kadar giderler bile. Taksicilerin Uber gibi daha liberal ve batıcıl uygulamaya karşı çıkması ve kendi kartelini dayatması neden sizce? 

     

     Kapanış olarak şunu söylemek istiyorum. Çoğunluktan korkmayın. Ahlaklıysanız, edepliyseniz, kriminal değilseniz toplumdan hiçbir şekilde korkmanızı gerektirecek sebep yok. Aksine onlardan sizden korksun. Değişimi aykırı insanlar yaratır. Bir sonraki yazımda görüşmek üzere.


      

Yorumlar

  1. bu konu için güzel video: https://www.youtube.com/watch?v=dqs8D3xfxsc

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Saraçhane Protestolarında Polis Neden Orantısız Şiddet Kullanıyor?

Türkiyede Eğitim Sistemi Neden Kötü?